Dün Aksaray için önemli bir ismi, milliyetçi camia için değerli bir devlet adamını ebediyete uğurladık. Benim de MİSAK ve Milliyetçi Düşünce Merkezinde birlikte çalışma fırsatı bulduğum, bir simidi paylaşarak yediğim, ülkesi ve camiası için son ana kadar güzel şeyler yapmak adına çabalamasına şahit olduğum değerli insan. Eski Devlet Bakanı ve Milletvekili Sadi Somuncuoğlu son yolculuğuna uğurlandı.
Sadi Somuncuoğlu Aksaray ili için çok şey ifade etmesinin yanı sıra tüm Türkiye için, Ülkü Ocaklarında yetişen gençler için ve Ülkücü Camia için çok şeyler ifade ediyor. 1967-1969 yılları arasında merhum Alparslan Türkeş’in talimatı ile Türkiye’de tüm fakülte ve yüksekokullarda ülkü ocaklarını kuran Somuncuoğlu bu vesile ile de Türk gençlerinin kalbinde de önemli bir yere sahip oldu. Siyaset hayatına Milliyetçi Hareket Partisi’nde başlayan Sadi Somuncuoğlu ömrünün tamamını milliyetçilik ve ülkücülük ilkelerine göre yaşamasına, bu ilkeleri tüm yurda yaymasına ve son nefesine kadar da camiası için bir şeyler yapmasına rağmen en büyük vefasızlığı da hayatının her döneminde MHP’den gördü!
Hepimiz birçok devlet adamı ve sanatçının yaşarken gördüğü vefasızlıklara, kıymet bilmezliklere alışkınız. En kıymeti bilinmeyen insanların bile öldükten sonra hak ettiği değeri aldığı, yaşarken bazı insanlarla ilişkileri bitmiş, küsmüş ya da araya kırgınlıklar girmiş olsa da ölüm haberi ile birlikte tüm kırgınlıkların unutularak cenaze törenlerinde tüm küslüklerin bittiği, merhuma hakların helal edildiği hepimizce malum.
Sadi Ağabeyin vefat haberini aldığım da aklıma gelen ilk şey keşke son Ankara’ya gidişimde kendisini ziyaret ederek helallik isteseydim oldu. Bir dernek toplantısında paylaşarak yediğimiz bir simidin ve oğlunun onun için getirdiği bir tahinlinin bana verdiği parçasının helalliğini! Ben bir simidin helalliğini düşünürken gördüm ki Sadi Ağabeyin ömrünü verdiği bir amacın koskoca camiası arkasını döndü! Sadi Somuncuoğlu’nun cenazesine tüm yurttan insanlar katılırken, Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş bile Ankara’dan kalkıp Aksaray’a cenaze törenine gelirken ne yazıktır ki, MHP üst düzey yöneticileri cenaze törenine katılmadı! Şuan MHP Yönetimi koltuklarında oturanlar çok eminim ki Sadi Somuncuoğlu’nun kurmuş ve gelişimine de büyük katkıda bulunmuş olduğu Ülkü Ocakları’nda yetiştiler. Şuan oturdukları koltuğa bu sayede sahip oldular. Fakat büyük bir vefa örneği sergilemeleri gerekirken belki de Türkiye tarihinin en büyük VEFASIZLIK örneğini sergilediler.
Şimdi Sadi Ağabey yukarlardan bir yerlerden beni duyuyorsa yediğim yarım simidi helal etmesini istiyorum, bende henüz yaşarken, ocaklarda yetişip, Sadi ağabeyin kurduğu o ocaklarda bir bardak çay içip de o cenaze törenine katılmayan isimlere o çayın haram olmasını diliyorum! Vefasızlar! Evet bu kadar vefasızlık karşısında VEFA (sızlar) !
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Derya Özaba
VEFA(sızlar!)
Dün Aksaray için önemli bir ismi, milliyetçi camia için değerli bir devlet adamını ebediyete uğurladık. Benim de MİSAK ve Milliyetçi Düşünce Merkezinde birlikte çalışma fırsatı bulduğum, bir simidi paylaşarak yediğim, ülkesi ve camiası için son ana kadar güzel şeyler yapmak adına çabalamasına şahit olduğum değerli insan. Eski Devlet Bakanı ve Milletvekili Sadi Somuncuoğlu son yolculuğuna uğurlandı.
Sadi Somuncuoğlu Aksaray ili için çok şey ifade etmesinin yanı sıra tüm Türkiye için, Ülkü Ocaklarında yetişen gençler için ve Ülkücü Camia için çok şeyler ifade ediyor. 1967-1969 yılları arasında merhum Alparslan Türkeş’in talimatı ile Türkiye’de tüm fakülte ve yüksekokullarda ülkü ocaklarını kuran Somuncuoğlu bu vesile ile de Türk gençlerinin kalbinde de önemli bir yere sahip oldu. Siyaset hayatına Milliyetçi Hareket Partisi’nde başlayan Sadi Somuncuoğlu ömrünün tamamını milliyetçilik ve ülkücülük ilkelerine göre yaşamasına, bu ilkeleri tüm yurda yaymasına ve son nefesine kadar da camiası için bir şeyler yapmasına rağmen en büyük vefasızlığı da hayatının her döneminde MHP’den gördü!
Hepimiz birçok devlet adamı ve sanatçının yaşarken gördüğü vefasızlıklara, kıymet bilmezliklere alışkınız. En kıymeti bilinmeyen insanların bile öldükten sonra hak ettiği değeri aldığı, yaşarken bazı insanlarla ilişkileri bitmiş, küsmüş ya da araya kırgınlıklar girmiş olsa da ölüm haberi ile birlikte tüm kırgınlıkların unutularak cenaze törenlerinde tüm küslüklerin bittiği, merhuma hakların helal edildiği hepimizce malum.
Sadi Ağabeyin vefat haberini aldığım da aklıma gelen ilk şey keşke son Ankara’ya gidişimde kendisini ziyaret ederek helallik isteseydim oldu. Bir dernek toplantısında paylaşarak yediğimiz bir simidin ve oğlunun onun için getirdiği bir tahinlinin bana verdiği parçasının helalliğini! Ben bir simidin helalliğini düşünürken gördüm ki Sadi Ağabeyin ömrünü verdiği bir amacın koskoca camiası arkasını döndü! Sadi Somuncuoğlu’nun cenazesine tüm yurttan insanlar katılırken, Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş bile Ankara’dan kalkıp Aksaray’a cenaze törenine gelirken ne yazıktır ki, MHP üst düzey yöneticileri cenaze törenine katılmadı! Şuan MHP Yönetimi koltuklarında oturanlar çok eminim ki Sadi Somuncuoğlu’nun kurmuş ve gelişimine de büyük katkıda bulunmuş olduğu Ülkü Ocakları’nda yetiştiler. Şuan oturdukları koltuğa bu sayede sahip oldular. Fakat büyük bir vefa örneği sergilemeleri gerekirken belki de Türkiye tarihinin en büyük VEFASIZLIK örneğini sergilediler.
Şimdi Sadi Ağabey yukarlardan bir yerlerden beni duyuyorsa yediğim yarım simidi helal etmesini istiyorum, bende henüz yaşarken, ocaklarda yetişip, Sadi ağabeyin kurduğu o ocaklarda bir bardak çay içip de o cenaze törenine katılmayan isimlere o çayın haram olmasını diliyorum! Vefasızlar! Evet bu kadar vefasızlık karşısında VEFA (sızlar) !
Derya ÖZABA
Komşu Köyün Delisi